GEÇMİŞ

“En iyi fikirler, kuralları ve ilkeleri denklem dışı bıraktığımda aklıma gelir.”

Avrupa'da oyuncak mağazaları olan Janković ailesine doğan Anja sürekli anne babasıyla yolculuk ettiği için, 6 yaşında Hırvatistan'daki halasının yanına yerleşene kadar düzenli bir hayat yaşayamadı. Orada eğitimine başladı ve aile mesleği olan oyuncakçılığı öğrendi, bir yandan da 60'ların bilim kurgu filmlerine kafayı takmıştı.

Buluş ve teknoloji tutkusunun peşinden gitti ve mesleki bir okulda elektromekanik, sonrasında Zagreb Üniversitesi'nde askerî mühendislik okudu, burada robotik mühendisliğinde başarı gösterdi. Kendisinin alışılmışın dışında yaklaşımı ve öbürlerinin onun bu dönüşümüne karşı takındıkları tutum sebebiyle kendini soyutlanmış bir hâlde buldu, bu yüzden dikkatini işine verdi. Eşsiz bakış açısı ve saf yaratıcı yeteneği onu öbürlerinden ayırdı ve o sırada ülkede ekibe üye arayan Kali'nin dikkatini çekti. Ardından teklif aldı ve Janković, Nighthaven'a katıldı.

Şirketin başarısı büyük oranda Osa'nın icatlarına ve onun saha çalışmalarına atfedilebilir. Onun verimliliği ve yeteneklerinin çok yönlülüğü onlara kayıt altına alınmış her operasyonda üstünlük kazandırdı ve işine kendini adamış ve güvenilir bir eleman olduğunu kanıtlayarak Nighthaven AR-GE departmanında istediği konumu, liderliği hak etti.

PSİKOLOJİ RAPORU

Uzman Anja “Osa” Janković şahsi meseleleri mesleki nezaketten ötürü konuştuğunu söylemekten çekinmedi; hep geri dönmesi gereken bir işi var ve benimle geçirdiği zaman onun için dikkat dağıtmaktan öteye gitmiyor. […]

Tüm olaylarda, halasının öğrettiği titiz hassasiyet ile gerçekçi bir tutum sergiliyor olsa da, merak duygusuyla hareket ediyor. Bunu en sevdiği çocukluk filmine, Plutomatonların İmparatoriçesi (1967), bağlıyor. Anladığım kadarıyla bu film çağ ötesi teknolojilerle ve renkli imgelerle doluymuş ve güçlü, kadın ana kahraman sunumuyla zamanının ötesinde bir filmmiş. O robotlara ve uzay araçlarına hayran olan küçük kız ile bugünkü deha arasındaki yörüngeyi görmek zor değil.

Yarattığı şeyler işlevlerinin ötesinde şeyler, en azından onun gözünde. Bana Wamai'nin Mag-NET Sistemlerinin geliştirme sürecini gösterdi, fikir aşamasından çalışan prototipe kadar. Bir cihazın malzemelerini düşünmeden ve fizik hesaplarını yapmadan önce o cihazı aklında belli bir estetik ve renk paleti ile çiziyor. Aruni'nin protezleri, Kali'nin Ana Yapı Prototipi kostümü, Ace'in Patlatıcıları... bunlar teçhizattan fazlası, bunlar birer sanat eseri. […]

Başarısını eşit olarak doğal yeteneğine ve sevdiklerinin şefkatine atfediyor. Hem kariyerinde hem de dönüşümünde, abisinin, halasının ve Kali'nin desteği hep arkasında oldu. İşinin onu götürdüğü dünyanın dört bir yanından ailesine yazmaya devam etti ve "patronu" olan Kali ile arasındaki bağı karşılıklı saygı üzerine kurulmuş bir yıkılmaz kardeşlik olarak ifade ediyor.

Nighthaven'da hem iş ve değer hem de olduğu gibi davranabileceği bir arkadaş çevresi buldu. Her ne kadar işimi pek umursamasa da, eninde sonunda onlara güvendiği gibi bana da güveneceğini umuyorum. Ayrıca "Plutomatonların Kraliçesi" filminin bir kopyasını ödünç alıp alamayacağımı sordum; kulağa oldukça eğlenceli geliyor. Hem kim bilir? Bir iki şey kapabilirim o filmden.

-- Dr. Harishva "Harry" Pandey, Rainbow Yöneticisi